İstanbul 17°
FatihAltayli

Fatih Altaylı

Diğer yazılarıFatihAltaylı

Yazı İçeriği

  • AKP Gazze için artık gık diyemez 

  • Edepsiz ve izansız bir yasa teklifi

  • Sahte içki her ay bir uçak düşürüyor

  • Bu tahmin tutmaz dedik mi demedik mi!

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

detail banner reklam

AKP Gazze için artık gık diyemez 

FatihAltaylı
Köşe Yazısı

Fatih Altaylı

Şubat 9, 2025

Yazı İçeriği

  • AKP Gazze için artık gık diyemez 

  • Edepsiz ve izansız bir yasa teklifi

  • Sahte içki her ay bir uçak düşürüyor

  • Bu tahmin tutmaz dedik mi demedik mi!

  • NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Edepsiz ve izansız bir yasa teklifi

21 Ocak günü yazdığım “Meşruiyet arayışının sonu mu?” başlıklı yazımda şu düşüncelerimi paylaşmıştım:  

“Peki ya demokrasi, peki ya hukuk, peki ya adalet, peki ya fikir hürriyeti diyenleriniz olacaktır.

AKP iktidarı düne kadar siyasal ve toplumsal muhalefetin varlığını meşruiyetinin temeli olarak görüyor ve iktidara yöneltilen “diktatörlük’ suçlamalarına “Hangi diktatörlükte böyle muhalefet görülmüş. Bakın, her türlü eleştiri serbestçe yapılıyor” diyerek savuşturuyordu.

Böylelikle uluslararası meşruiyet de sağlanmış oluyor, bir demokrasinin temel unsurlarının pek çoğundan mahrum olsak da, sandığın ve muhalefetin varlığı ile özellikle Batı’ya “Burası bir demokrasidir” mesajı veriliyordu.

Anlaşılan o ki, iktidar dünyanın bu yeni döneminde artık buna ihtiyaç duymayacağını düşünüyor.

Şu anda kendi derdine düşmüş olan Avrupa ile “göçmenleri Türkiye’de tutarak”, Trump ile yepyeni bir döneme hazırlanan ABD ile de “Trump’ın politikalarına yakın durarak” yeni bir “uluslararası meşruiyet” kazanmayı planlıyor.

Uluslararası konjonktür bu politika değişikliğine çok uygun görünüyor.” 

Kimileri anladı ne demek istediğimi ve korktu, kimileri ise anlamadı ve geçti.

Sonrasında olanlar malumunuz.

Tutuklamalar, gözaltılar, siyasetçilere açılan davalar, Silivri’ye tıkılan genel başkanlar, tutuklanan genel yayın yönetmenleri.

 Geçmişte gazeteci tutuklamalarını dönemin Başbakanı Erdoğan “Onlar gazeteci değil, terörist” diye geçiştirirdi. Şimdi artık marjinal yayıncılıkla ilgisi olmayan, merkez medyanın yayın yönetmenleri içeri tıkılıyor.

Ana muhalefet partisi ise AKP iktidarına “Trump Gazze’yi önce ABD sonra İsrail toprağı yapmaya hazırlanıyor, bunu açık açık söylüyor. Filistinliler adı Filistin olan topraklardan sürülüyor, niye bir şey söylemiyorsunuz” diyor.

Belli ki, benim yazıyı okumamışlar.

Bu saatten sonra AKP iktidarı ABD’ye hiçbir şey söyleyemez. Şaşırtıcı olan, AKP’nin ABD’ye bir şey söyleyemiyor olması değil, Dışişleri Bakanı Fidan’ın cılız bir sesle de olsa Filistinlilerin bölgeden sürülmesine itiraz etmesiydi. Nitekim o da hemen sustu ve ertesi gün bir grup Gazzeli Türkiye’ye getirildi.  

Bakın CHP’nin Gazze’nin ABD tarafından ilhakına karşı düzenlemek istediği mitinge bile izin verilmiyor, iki yıldır AKP ailesine açılan Galata, muhalefete kapatılıyor. İktidarın artık “göstermelik” bir demokrasi şovuna bile ihtiyacı olmadığını görüyoruz, görmekten öte yaşıyoruz.

İçerde bu denli sertleşen bir AKP, bundan böyle ABD’ye “gık” bile diyemez.

ABD ile bu tarz bir ilişki kuran başka ülkeler de olmadı değil.

Keşke onlara bakarak bu oyunun sonunu tahmin edebilselerdi.

Türkiye’de beni en çok rahatsız eden meselelerden biri “milletvekillerine ballı emeklilik” konusudur.

Beni yıllardır okuyanlar bilir, milletvekili maaşlarına asla laf etmedim.

Milletin vekilidir, verilebilecek en yüksek maaş verilmelidir, derim.

10 bin dolar, 20 bin dolar verilsin. Hiç itirazım olmaz.

Ama vekillik bitti mi, maaş da biter.

Milletvekili emekliliği diye bir şey olamaz. Demokrasilerde ayrıcalıklı bir sınıf olmaz, yasa yapmakla mükellef bir kurumun mensupları, kendilerini ayrıcalıklı bir sınıf, üstün bir grup haline getirecek bir yasal düzenleme yapamaz.

Bana göre “milletvekili emekliliği” denilen ballı emeklilik türü “haramdır”.

Bu rezillik yetmezmiş gibi, şimdi bir de “Milletvekilleri ve milletvekilliği yapmış kişiler trafik cezası ödemesinler, gıyaplarında kesilmiş cezaları da TBMM ödesin” şeklinde “ahlak, edep ve izan” dışı bir teklifi TBMM’ye teklif diye getiriyorlar.

Yuh ki, yuh artık.

Bu teklife evet diye kalkacak her el, sahibine utanç getirmelidir.

Sahte içki her ay bir uçak düşürüyor

AKP’nin alkollü içeceklere getirdiği her oransız ve akıl dışı verginin iki sonucu oluyor.

1.     Türkiye’de uyuşturucu kullanımı artıyor.

2.     Sahte alkolden ölümler tavan yapıyor.

İstanbul’da yılbaşından bu yana sahte içkiden ölenlerin sayısı 100’e yaklaştı.

İki gün içinde Ankara’da 30 kişi öldü. Ben bu yazıyı yazarken 23 kişi de yoğun bakımda idi.

Bir uçak dolusu insan, sahte içkiden ölüyor, iktidardan tık yok.

3 liralık ürüne 30 lira vergi koyarsanız olacağı budur.

İnsanlar kafa bulmak için başka şeylere yönelirler.

Ya da bu denli yüksek fark, sahte ürünlerin piyasaya sürülmesine neden olur çünkü sahtecilik çok kârlı olur.

Bugün Türkiye’de sahte içki üretip satmak, sahte dolar üretmekten daha kârlı bir iş haline gelmişse bu ölümlerin nedeni budur.

Ama iktidardın belli ki umurunda değil.

Sahte içki her ay bir uçak düşmesine bedel insan öldürüyor, kılları kıpırdamıyor.

Belli ki, ölenler için “Nasıl olsa bizden değil” diye düşünüyorlar.

Bu tahmin tutmaz dedik mi demedik mi!

Merkez Bankası enflasyon tahminini yukarı doğru revize etti ve 21’den 24’e çıkardı.

İlk günden beri 2025 enflasyonu 35’ten aşağı olmaz diyordum.

Tüm çok bilmiş ekonomistler ise Merkez Bankası’na güveniyorlardı.

Bunun iki nedeni var.

Birincisi, sizin tarafsız ekonomist diye okuduklarınızın, bir iki istisna hariç hepsi, bir bankada, bir aracı kurumda danışman veya rapor satıyorlar.

İkincisi, hepsi MB Başkan yardımcısı Cevdet Akçay’ı tanıyor ve güveniyorlar.

Merkez Bankası Başkan yardımcısı olmadan önce Akçay’a ben de güvenirdim ama bugün artık o Akçay yok, siyasi bir koltuğa oturmuş bir Akçay var.

Ve karşımda söylediklerinin tam tersini söyleyen bir pozisyonda.

Şu kadarını söyleyeyim.

2024 yılı için Merkez Bankası’nın enflasyon tahmini yüzde 33 idi.

Sonra bu 36’ya ve Kasım ayında 44’e yükseltilmişti.

Bu durum tam bir déja vu’dür.

Kamu harcamaları kısılmadıkça, ABD’ye 5 uçakla uçuldukça, çok para harcamak itibar, bunu azaltmak itibardan tasarruf zannedildikçe, evde borç bini aşmışken, her tarafında LV yazan kıyafetlerle gezerek hava atanlar gibi davranıldıkça enflasyon falan düşmez.

İster Cevdet Akçay, olsun ister Mehmet Burhaniye fark etmez.

NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?

Haklı çıkmaktan korkmak zorunda kalmadığımız zaman.

FatihAltaylı
X’te yanıtla

X’te yazı hakkında yorumlarınızı paylaşın.

FatihAltaylı
  • Geçmiş yazılar

TümüFatihAltaylı
Bize Biraz Müsaade
Köşe Yazıları
Bize Biraz Müsaade

Fatih Altaylı

Ekim 6, 2025

Silivri Günlüğü - 73
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 73

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

Silivri Günlüğü - 72
Köşe Yazıları
Silivri Günlüğü - 72

Fatih Altaylı

Ekim 2, 2025

  • Videolar

TümüFatihAltaylı
"Gerçek aşkın nadir olduğu bir gerçek" görseli
5 Gün Önce
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Prof. Dr. Saadettin Eskiçorapçı"Gerçek aşkın nadir olduğu bir gerçek"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 02:00 Neden eskisi gibi insanlar birbirleriyle konuşmuyor? 05:30 Aşkta zamanla değişen bir şeyler oldu mu? 07:43 Sonsuz aşk diye bir şey var mı? 10:44 Bir üroloji doktorunun günü nasıl geçer? 12:44 Kitabın ismi "Konuşulmayan Erkeklik" nereden geliyor? 15:53 İnsanların üroloji hastalıklarına karşı bir korkusu var mı? 18:35 Bizim kültürümüzde cinsel kimlik nasıl inşa ediliyor? 21:45 Kadınların ve erkeklerin rolleri arasında bir dengesizlik var mı? 24:06 Sosyal medya insanı yalnızlaştırıyor mu? 27:32 İnsan olarak kusurlarımızı nasıl anlayacağız? 31:00 Sadece iletişimsizlikten kaynaklı biten ilişkiler 32:25 Sosyal medyanın mukayese etkisi doğru mu? 35:05 Kadınlar ve erkekler birbirlerinin en çok nelerinden şikayetçi oluyorlar? 37:26 Andropoz ve menopoz kavramlarının gerçeği yansıtmadığı durumda ne yapmak lazım? 38:23 Bu konularda gençlerin bilgisi ve durumu nasıl? 42:14 HPV ile alakalı nasıl bir yol izlenmeli? 43:43 HPV hakkında genel bilgilendirme 46:39 Cinsel yolla artan hastalıkların sayısında bir artış var mı? 47:53 Hangi yaştan sonra insanlar üroloğa görünmeye başlamalı? 49:11 Ailelerin çocuklarına yaklaşımıyla ilgili ne gibi tavsiyeler verebilir? 50:39 Robotik fonksiyonlarının ilerlemesiyle tıpta insan elinin önemi azalıyor mu? 53:10 Kapanış
Kasım 16, 2025
"Dinleyiciye istediğim gibi ulaşmayan çok şarkım var!" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Demet Sağıroğlu"Dinleyiciye istediğim gibi ulaşmayan çok şarkım var!"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim 00:00 Giriş 00:39 Bir günü nasıl geçiyor? 02:05 Hikayesi olan şarkılar azaldı mı? 03:56 Hikayesi olan fakat farkedilmeyen şarkısı oldu mu? 04:41 Bir şarkı yazmaya nasıl başlıyor? 06:50 Geçmişte yaşadığı durumlar şarkı yazarken kendisini etkiliyor mu? 09:52 Magazin ile arasındaki mesafe 11:59 Şöhret kazandıktan sonra kalbinin kırıldığı olaylar oldu mu? 12:18 Yayınlamadığı eseleri 13:02 Cem Adrian ile yollarının kesişmesi 15:06 Özgüvenini nereden buluyor? 17:46 Arnavut Kaldırımı şarkısı 21:39 Kınalı Bebek şarkısı 23:40 Günümüz müziklerini nasıl buluyor? 24:27 Bugünkü imkanlar 90'larda olsaydı müzik dünyası nasıl olurdu? 26:19 Yapay zeka ve müzik ilişkisi ile ilgili ne düşünüyor? 27:24 Dinleyiciye ulaşmak günümüzde daha mı kolay? 31:12 Kapanış YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor.
Kasım 9, 2025
"Her reçete her insana uygun değil" görseli
FatihAltaylı
YouTube
Bedia Ceylan Güzelce & Klinik Psikolog Beyhan Budak"Her reçete her insana uygun değil"Teke Tek Bilim ▷ https://www.youtube.com/@TekeTekBilim YouTube kanalına abone olmak için ▷ http://bit.ly/FatihAltayli Gazeteci - Yazar Fatih Altaylı, Youtube kanalına özel gündemi yorumluyor. 00:00 Giriş 00:48 Bir günü nasıl geçiyor? 01:35 Emeklilere tavsiyeleri 03:11 Hobinin faydaları nedir? 07:14 Mutlu insan kimdir? 10:46 İnsanlarda zamanla ne değişiyor? 13:37 Alacaklı olma halinden nasıl kurtuluruz? 16:42 Güzel anlara neden tutunamıyoruz? 26:12 Psikolojide etiketleme durumu 33:39 Mahcubiyet duygusu 39:13 İnsan ne zaman psikoloğa gitmeli? 45 59 İyi hissetmek için öneriler 51:34 Özgüvenin çocuklukta mı oturması gerekli? 53:22 Değersizlik duygusu 56:21 Doğru insanı nasıl buluruz?
Kasım 2, 2025